Müderrislik, kadılık, kazaskerlik vazifelerinden sonra şeyhülislâmlık da yapan büyük âlim Ebussuûd Efendi, Kanunî Sultan Süleyman döneminin büyük şahsiyetlerinden biridir.
Bir gün Kanunî Sultan Süleyman, sarayın bahçesinde armut ağaçlarını kurutan karıncaların telef edilmesi için Şeyhülislâm Ebussuûd Efendi’den aşağıdaki beyitle fetva istedi:
“Dırahta ger ziyân etse karınca / Zararı var mıdır ânı kırınca?”
Yani: “Eğer ağaca karınca zarar verse, onu öldürmek caiz midir?” diye sordu.
Padişahın bu fetva talebi üzerine, Ebussuûd Efendi de şöyle bir beyitle cevap verdi:
“Yarın Hakk’ın dîvânına varınca / Süleyman’dan hakkın alır karınca!”
Bir karıncayı bile incitmekten çekinecek kadar mükemmel bir manevi terbiyeden geçmiş bulunan Kanunî hem dirayetli bir kumandan, zeki ve teşkilatçı bir devlet adamı ve hem de alim ve edip bir şahsiyetti.
Abide Şahsiyetleri ve Müesseseleri ile Osmanlı
Abdullah Demirtaş – Semerkand Dergisi, Mart 2011 (Hal Dili)
0 yorum:
Yorum Gönder